Taksi sahipleri ve Taksi şoförlerine İş ve Sigorta Rehberi
Sürücüler de sigortalı olmalı
Esasen plaka sahipleri kendi araçlarını kullandıkları ve vergi mükellefi oldukları için 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince eski adıyla Bağ-Kur’lu yeni adıyla da 4/B’lidirler. Taksi plakası sahipleri adına takside çalışanlar-şoförler ise yine aynı Kanun gereğince SSK’lı (4/A’lı) olmalıdırlar. Fakat, gerek vergisel anlamda gerekse de sosyal güvenlik primleri anlamında maliyetlere bakılarak sürücüler genelde sigortasız (SSK’sız) çalıştırılmaktadırlar.
Esasen bir işveren (plaka sahibi) yanında taksi kullanan şoförlerinin mutlaka sigortasının yapılması gerekir.
Sosyal Güvenlikte deneme süresi olmaz
Deneme süresi İş Kanunu’na tabi işyerlerinde işe alınan işçilere ihbar ve kıdem tazminatı ödemeden işten çıkarmak için düzenlenmiştir. Sosyal Güvenlik Kanunları için deneme süresi yoktur. Yanınızda işe aldığınız işçiyi daha işe başlamadan bir gün önce sigortalı yapmak zorundasınız. Sigortasız işçi çalıştırmak yasaktır ve denemesi de olmaz. Öte yandan ilerde ayrıntısını göreceksiniz, yanında 3 veya daha az işçi çalıştıran esnaflar için İş Kanunu uygulanmayacağından, sürücüler için asla deneme süresi yoktur.
Plaka sahibinin yapması gerekenler
Taksi plakası sahibi yanında çalışan sürücüyü sigortalı hale getirmek için
1-SGK’da işyeri bildirgesi ile işyeri numarası almalı
Plaka sahibi en geç sürücü çalıştırmaya başladığı tarihte SGK’ya işyeri bildirgesi doldurup vermelidir. İşyeri bildirgesinin örneğini, www.sgk.gov.tr web sayfasının sol tarafında bulunan formlar ve dilekçeler bölümünden, SSK (devredilen) bölümünde bulabilirler. Bu bildirgenin ilgili yerleri el ile doldurulduktan sonra plaka sahibinin ikamet adresinin bağlı olduğu Sosyal Güvenlik Merkezine (SGM) vermelidir.
Not: İşyeri bildirgesinde işe başlama tarihini verdiğiniz gün veya sonrasını yazınız aksi halde 760,50 lira ceza yersiniz.
—İşyeri bildirgesi ekinde verilecek belgeler
Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 29 uncu maddesine göre;
“Madde 29 – (1) İşveren, işyeri bildirgesi ekinde Kuruma vermesi gereken;
a) Daimi mahiyetteki işyerlerinde, işyerinin adresini gösterir yerleşim belgesini,
b) Gerçek kişi işverenler yönünden kendilerinin, tüzel kişi işverenler yönünden ise tüzel kişiliği temsile yetkili kişilerin imza sirkülerini,
bir ay içinde Kuruma, elden vermekle veya posta yoluyla göndermekle yükümlüdür. İmza sirküleri Kuruma verilmesi gereken kişilerin, Üniteye bizzat müracaat ederek kimliklerinin tespitiyle birlikte imza beyanlarının alınmasını sağlamaları halinde, (b) bendinde istenilen imza sirküleri artık istenilmez.”
2-E-Bildirge giriş şifresi almalı
İşyeri giriş bildirgesi ile işyeri numarası alınca kendisine SGM’ce, e-bildirge başvuru formu verilecek ve form doldurulunca internet üzerinden işçi-sürücü işe giriş bildirgesi doldurulması için şifre alınacaktır. Verilen şifre ile ilk defa işyeri bildirgesi alınan işçiler-sürücüler için bir ay içinde, bir aydan sonra işe alınan sürücüler için ise bir gün önce işe giriş bildirgesi internetten verilmelidir.
Örneğin: 2 Kasım 2010 günü işe başlamayı içeren işyeri bildirgesi 2 kasım 2010 günü SGK’ya verilirse, 2 Kasım ile 1 Aralık 2010 arasında işe giren sürücüleri 1 Aralık 2010 gününe kadar internetten işe giriş bildirgesi verilebilir. Ancak, 1 Aralık gününden sonra işe alınacak sürücüler için işe giriş bildirgesi, işe başlamadan bir gün önce verilmelidir. Süreler geçtikten sonra verilirse her bir sürücü için 760,50 lira ceza yersiniz.
3-Her ayın 23’ünde e-bildirge verilmelidir
SGK’dan işyeri numarası, e-bildirge şifresi alan ve sürücüleri için de işe giriş bildirgesi veren plaka sahibi (işveren oldu artık adı) çalıştırdığı sürücüye veya sürücülere verdiği ücretleri ile sürücülerin kaç gün çalıştığına ilişkin olarak her ayın 23’üne kadar bir önceki ayın bilgilerini e-bildirge sistemi üzerinden internetten SGK’ya bildirmek zorundadır. Mesela, kasım ayında bir sürücü varsa ve bu sürücü 30 gün çalışıp, 1000 lira brüt (net değil) ücret almışsa bu bilgiyi en geç 23 Aralık 2010 gününe kadar internetten SGK’ya şifresini kullanıp bildirmelidir. Bu bildirimi zamanında yapmazsa her bir sürücüsü için 152 lira ceza ödemek zorunda kalır.
4-Sürücüler ile hizmet (iş) sözleşmesi yapmalı
İşveren (plaka sahibi), yanında çalıştıracağı sürücüler ile hizmet sözleşmesi yapması yerinde olur. Esasen yanında 3 veya daha az işçi çalıştıran esnafların yanında çalışan işçiler için İş Kanunu uygulanmaz. Borçlar Kanunu uygulanır. Bu sebeple de sürücü ile işveren arasında hizmet akdi (sözleşmesi) yapılmalıdır. Bazı sürücüler ayda 30 gün bazılar ile ayda 30 günden az hatta bazıları günde 8 saatten az da çalışıyor olabilirler. Çalışanların çalışma durumlarına göre hizmet sözleşmesi yapılmalıdır.
5-30 günden eksik de bildirilebilir
İşveren (plaka sahibi) yanında çalıştırdığı sürücü ayda kaç gün çalışıyorsa o kadar gün sayısını SGK’ya e-bildirge etmek zorundadır. Yani her sürücü için 30 günlük bildirim zorunluluğu yoktur. Ancak, 30 günden eksik bildirim yapılacaksa bu durum hem e-bildirgede eksik gün beyanlarının doğru girilmesini gerektirir hem de eksik gün çalışma sebebini içeren SGK ek-8 formunun verilmesi gerekir. Bu formu da www.sgk.gov.tr web sayfasının sol tarafında bulunan formlar ve dilekçeler bölümünden SSK (devredilen) bulabilirler.
6-Maliye’ye muhtasar beyanname verilmelidir
Yanında sigortalı-işçi-sürücü çalıştıran işverenler-plaka sahipleri yanındaki işçiye verdiği ücretlerden gelir vergisi kesip, kestiği bu gelir vergisini de Maliye’ye yani vergi dairesine muhtasar beyanname ile bildirip, sonrasında da ödemelidir. Bu arada sürücülerin evli-bekar ve çocuklu olup olmadıklarına göre (eski adıyla vergi iadesi) gelir vergisinde asgari geçim indirimi yapma hakkına da sahiptir ve indirdiği gelir vergisini de sürücüsüne ücret bordrosu ile her ay ödemek zorundadır.
7- Sürücü şahsi dosyası
SGK’ya sigortalı yaptırdığı sürücüsü için bir de şahsi dosya hazırlaması yerinde olacaktır. Bu dosya içinde hizmet sözleşmesini, sigortalı işe giriş bildirgesini koymak zorundadır. Dört veya daha fazla sürücüsü varsa bu kere bir de ağır ve tehlikeli işlerde çalışabilir sağlık raporunu da eklemesi gerekir. Ayrıca, işveren isterse, sürücünün getireceği sabıkasızlık belgesi, nüfus cüzdan örneği, ikametgah ilmuhaberi de konulabilir.
8-Her ay ücret bordrosu hazırlamalıdır
5510 sayılı Kanun gereğince ücret verdiği-çalıştırdığı sürücüler-işçiler için her ay ücret tediye bordrosu hazırlamalıdır. Bu bordroda (5510-102 gereğince) işyerinin sicil numarası, bordronun ilişkin olduğu ay, sigortalının adı, soyadı, sigortalının sosyal güvenlik sicil numarası, ücret ödenen gün sayısı, sigortalının ücreti, ödenen ücret tutarı ve ücretin alındığına dair sigortalının imzasının bulunması zorunludur. Belirtilen unsurlardan herhangi birini ihtiva etmeyen (imza şartı yönünden makbuz mukabilinde veya banka kanalıyla yapılan ödemeler hariç) ücret tediye bordroları geçerli sayılmaz ve her bir geçersiz ücret tediye bordrosu için aylık asgari ücretin yarısı (381 lira) tutarında SGK tarafından ceza uygulanır.
***Plaka sahipleri deftere tabi olabilirler
Normal şartlarda taksici esnafı yani plaka sahipleri, basit usulde gelir vergisine tabidir. Buna eski adıyla götürü gelir vergisi mükellefi diyebiliriz. Ancak, yanında sürücü çalıştıran plaka sahipleri ise çalıştırdığı işçiye ücret, maliyeye vergi, SGK’ya prim ödeyecektir. Bu durumda da 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 48 inci maddesinde yazan rakamlar aşılabilecektir. Aşılması halinde plaka sahipleri basit usulden gerçek usule geçirilecek ve deftere tabi olacaklardır. Deftere tabi olduklarında da belgelerini esnaf odaları değil kendileri veya anlaşacakları bir mali müşavirle düzenleyeceklerdir.
Taksi sahipleri ve Taksi şoförlerine İş ve Sigorta Rehberi 2
İstanbul’da trafik polisleri ile birlikte SGK’nın denetim elemanları piyasaya çıktı ve taksilerde çalışanların sigortası konusunda denetim yapıyorlar. Ancak, plaka kiralayanların durumu karmaşık olduğu gibi daha büyük sorunlara da yol açıyor. Sigortalı olma hakkını elde eden sürücüler ise artık işsiz kaldıklarında işsizlik sigortasından da yararlanmaya başlayacaklar…
***Plaka kiralayanlar ne olacak?
İşin en zor yanı da burası. Zira, taksi plakası şoför esnafına kendisi kullansın ve ekmeğini çıkarsın diye tahsis edilmiştir. Ancak, piyasada-uygulamada gördüğümüz üzere plaka sahipleri araçlarını plaka kiralama şirketlerine veriyorlar ve ayda 3000-3500 lira alıyorlar. Taksi kiralama şirketleri de plakalı taksiyi aylık 3500-4000 liraya isteyenlere kiralamaktadırlar. Aralarındaki kira sözleşmesini ise vergi-stopaj ortaya çıkmasın diye de Maliye’ye bildirmemektedirler. Bildirilmediği için de kiralama resmiyet kazanmamaktadır. Esasen kiralama Maliyeye ve SGK’ya bildirilse kiralayan vergi-stopaj ödeyecek ve kendisi de vergi mükellefi olarak Bağ-Kur’lu sayılacaktır. Bu arada aylık kira bedeli yüksek olduğu için de kiralayan basit usulde değil deftere tabi gelir vergisi mükellefi olacaktır. Bu durumda sorun yoktur.
Fakat, kiralama sözleşmesi resmiyet kazanmamışsa, taksiyi kiralayan vergi mükellefi olmadığı için SGK tarafından yolda çevrilip denetime alındığında, plaka sahibi işveren sayılacak ve esasen kiralayan olduğu halde SSK’lı sayılıp, kayda alınacaktır. Plaka sahibine de 2500 lira idari para cezası SGK tarafından uygulanacaktır.
***Sürücülere kıdem-ihbar tazminatı ödenecek mi?
Kıdem ve ihbar tazminatı İş Kanunlarında (4857-854-5953 sayılı Kanunlarda) geçmektedir. Genel İş Kanunu olan 4857 sayılı İş Kanunu’nun 4 üncü maddesine göre; “ı) 507 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Kanununun 2 nci maddesinin tarifine uygun üç kişinin çalıştığı işyerlerinde.” İş Kanunu uygulanmaz. Bu sebeple bir taksi plakası sahibinin yanında 2 veya daha az şoför-sürücü varsa bunların işten çıkma, işten çıkarılma, emekli olma hallerinde ihbar ve kıdem tazminatı ödenmesi gerekmez. Ancak, plaka veya plakalar sahibinin yanında 3 veya daha fazla sürücü varsa işten çıkma, işten çıkarılma veya emekli olma durumunda ihbar ve kıdem tazminatı ödenmesi gerekir.
***Kıdem-ihbar tazminatı ve plaka kiralama ile ilgili örnek Yargıtay Kararı
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 30.06.2008 T., Esas: 2008/22755, Karar: 2008/18206:
“Davacı; davalıya ait araçta 18.8.1997- 25.10.2006 tarihleri arası çalıştığını; iş sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak fesih edildiğini belirterek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, genel tatil ve izin ücreti alacağı talebinde bulunmuştur.
Davalı; davacının işçi olarak değil kiracı sıfatı ile çalıştığını, kira ilişkisinin 2006 yılı 10. ayında sona erdiğini, taraflar arasındaki ilişkin kira ilişkisi olduğunu savunmuştur.
Mahkemece; taraflar arasında iş sözleşmesi değil kira sözleşmesi bulunduğu, kira ilişkisinden doğan ihtilaflara bakmaya Sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
Uyuşmazlık taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tespiti ve davalının esnaf niteliğinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır…
5362 Sayılı Yasanın 3. maddesinde belirtilen esnaf ve sanatkar faaliyeti kapsamında kalan işyerinde 4857 Sayılı Yasanın 4/ı bendi uyarınca, üç kişinin çalışması halinde bu işyeri iş kanunun kapsamının dışında kalmaktadır. Maddede, üç işçi yerine “üç kişi”den söz edilmiştir. Bu ifade, işyerinde bedeni gücünü ortaya koyan meslek ve sanat erbabını da kapsamaktadır. İşinde bedeni günü ile çalışmakta olan esnaf dahil olmak üzere toplam çalışan sayısının üçü aşması durumunda işyeri İş Kanununa tabi olacaktır.
Dosya içeriğine göre, davacı iş sözleşmesi ile çalıştığını iddia etmektedir.
Davalı ise davacı ile aralarında kira sözleşmesi bulunduğunu savunmuş kira sözleşmesi ve banka kayıtlarını delil olarak dosyaya sunmuştur. Uyuşmazlığın çözümü için taraflar arasındaki hukuksal ilişkinin duraksamaya yer bırakmayacak şekilde ortaya konması gerekir. Taraflar iddia ve savunmalarını ispatlamak için delil listesi sunmuşlar bu arada tanık deliline de müracaat etmişlerdir. Durum böyle olunca tarafların gösterdikleri tanıklar dinlenmeli dosya içindeki diğer deliller ile birlikte bir değerlendirmeye tabi tutularak davacı ile davalı arasındaki hukuki ilişkinin somut olarak tespitine çalışılmalıdır. Sonuçta taraflar arasındaki ilişkinin kira sözleşmesinden kaynaklandığı sonucuna varılırsa şimdiki gibi görevsizlik kararı verilmelidir. Aksi halde yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere davalının esnaf olup olmadığı tartışılmalı esnaf olmadığı sonucuna varılırsa aradaki ilişkinin iş sözleşmesinden kaynaklandığı kabul edilerek dava konusu istekler hakkında bir karar verilmelidir. Buna göre eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. ”
***Sürücüler İşsizlik Sigortası’na kavuştular
Taksi plakası sahibinin yanında SSK’lı işçi olarak çalışan şoförler, uygulama sonrasında sadece SSK’lı olmadılar ayrıca, işsizlik sigortası kapsamına da girdiler. Artık işsiz kaldıklarında İŞKUR’dan işsizlik ödeneği de alabilecekler. 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’nun 50 inci maddesine göre;
“Günlük işsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının yüzde kırkıdır. Bu şekilde hesaplanan işsizlik ödeneği miktarı, 4857 sayılı İş Kanununun 39 uncu maddesine göre onaltı yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde seksenini geçemez.
Hizmet akdinin sona ermesinden önceki son 120 gün prim ödeyerek sürekli çalışmış olanlardan, son üç yıl içinde;
a) 600 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 180 gün,
b) 900 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 240 gün,
c) 1080 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 300 gün,
Süre ile işsizlik ödeneği verilir…”
***SSK’dan emeklilik hakkı da elde ettiler
Bir çok taksi sürücüsü işverenleri tarafından SSK’lı yapılmadıkları için kendileri yasadışı bir şekilde faaliyet gösteren sahte şirketlerden kendileri para vererek, SSK’lı yapılmayı tercih etmektedirler. Sahte şirketler ise sürücülerden ayda 200 lira para alıp, bunları SSK’ya bildirmekte ama primleri SGK’ya ödememektedirler. Sonrasında da denetimlerde sahterkarlık ortaya çıkınca da şoförler hem paralarından hem de SSK sigortalarından mahrum olup zarara uğramaktaydılar. Bazı şoförler ise isteğe bağlı Bağ-Kur’lu olmaktaydı ama bu durumda SSK’dan emekli olma hakkını kaybetmişlerdir. Yeni durumda taksi sürücüleri artık SSK’lı olmuş olduklarından, SSK’dan emekli olma hakkını elde etmişlerdir.
Bilindiği üzere, emekli olanların da çalışma hakkı vardır. Bu çalışma işçi gibi olabileceği gibi vergi mükellefi-şirket ortağı olarak da olabilir. Emeklilerin çalışma durumlarına göre SGK’ya her ay SGDP (Sosyal Güvenlik Destek Primi) ödeme zorunluluğu vardır… Bu arada maaşları yetmeyen polisler ve memurlardan da taksilerde çalışanlar vardır. Bunların memur olarak çalışma yasağı ise yoktur ve bunlar için sigorta da gerekmez…
Taksiciler için ise gelişmiş ülkelerde olduğu gibi şirketleşmektir.
Ali bey, 2009’da emekli oldum emekli maaşım yetersiz olduğu için ticari takside çalışmaktayım ticari taksilerde sigortasız şoför çalıştırılmayacak deniliyor peki biz emeklilerin durumu ne olur takside çalışamayacak mıyız? Çalışırsak ne yapmamız gerekecek? Kenan Ergün
Emekli olanlarda taksilerde sürücü olarak çalışabilirler veya emekli olan birisi de taksi plakası sahibi olabilir. Bu durumda bunlara çalışma yasağı da yoktur. Ancak, plaka sahibi emekliler ile plaka sahibi olmadan takside çalışan emeklilerin durumu farklılık arzetmektedir.
Emekli olanlarda taksilerde sürücü olarak çalışabilirler veya emekli olan birisi de taksi plakası sahibi olabilir. Bu durumda bunlara çalışma yasağı da yoktur. Ancak, plaka sahibi emekliler ile plaka sahibi olmadan takside çalışan emeklilerin durumu farklılık arzetmektedir.
***Plaka sahibi emekliler
Nereden (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı veya özel banka-borsa sandıklarından) emekli olursa olsun bir kişi minibüs, taksi veya özel halk otobüsü sahibi olarak plaka sahibi olabilir. Bu kişiler vergi mükellefi oldukları için aldıkları emekli aylığından yüzde 15 kesinti ile bu işlerine devam edebilirler. Yani emekli aylıklarını yüzde 15 (2010 yılında yüzde 14 sonraki yıllarda yüzde 15) eksik alarak bu işlerine devam edebilirler.
***Taksilerde çalışan emekliler
Emekli olup da plaka sahibi olmadan ticari araçlarda çalışan emekliler de var. Bunların da sosyal güvenlik mevzuatı açısında durumları farklıdır. Nereden,(SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı veya özel banka-borsa sandıklarından) emekli olursa olsun bir kişi taksi, minibüs veya halk otobüsünde sürücü-şoför olarak işe girmişse, aldığı emekli aylığınıza hiç dokunulmaz. Yani emekli aylığında hiç kesinti yapılmaz ama çalıştığı yerden aldığı ücret üzerinden yüzde 31 ile 36,5 arasında SGDP kesintisi yapılır. Bu kesintinin yüzde 7,5 kadarı emekli işçinin aldığı ücretten kesilir, yüzde 23,5 ile 29 arasındaki tutar ise emekliyi çalıştıran plaka sahibi tarafından SGK’Ya ödenir.
Örneğin, SSK’dan (veya Bağ-Kur’dan, Emekli Sandıklarından) emekli olup da ayda 1000 lira aylık alan emekli sürücü bir ticari araçta sürücü olarak ayda 1500 lira (brüt ücret) ile işe başlarsa, 1000 liralık emekli aylığını aynen almaya devam eder. Sürücü olarak aldığı 1500 lira üzerinden yüzde 7,5 SGDP kesintisi ile yüzde 15’lik gelir vergisi ve binde 6’lık damga vergisi kesilir. Kalan ücret net olarak işveren tarafından kendisine her ay ödenir.
***Taksilerde memur çalıştırın SGK’ya prim ödemeyin
Danıştay’ın TAM GÜN Kanunu’ndan sonra aldığı muayene açma hakkının devamı kararı baz alınırsa, kamu kurumlarında memur olarak çalışanlar da ticari araçlarda mesai sonrasında çalışma hakkına sahiptirler. Yani, trafik polisi olarak çalışan, tapuda memur olarak çalışan birisi mesai sonrasında, ticari bir araçta, (taksi, minibüs, halk otobüsü) sürücü olarak çalışırsa, bu kişinin Sosyal Güvenliği eski adıyla Emekli Sandığı yeni adıyla 4/C’li olduğu için SSK’ya prim ödenmesini gerektirmez.
Zira, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 53 üncü maddesine göre; “Sigortalının, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (c) bendi kapsamında çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılır.” denilmiştir.
Bu durumda, plaka sahipleri, memur olarak 4/C’li olarak SGK’ya kamu kurumu tarafından prim ödenen bir sürücüyü işe alır ve çalıştırırlarsa SGK’ya sigortalı bildirmelerine gerek yoktur. SGK’ya bunlar için prim ödenmesi de gerekmez.
- Taksi de çalışan memura disiplin cezası verilebilir mi?
TAM GÜN Kanunu sonrasında Sağlık Bakanlığı’nın memur olarak çalışan doktorlara yönelik basın açıklaması ile muayenehanelerini kapatmalarını istemelerinden sonra Danıştay basın açıklamasına yürürlüğün durdurulması kararı verdi. Bu kararı ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 28 inci maddesini lafzen yorumlamak gerekirse;
Kanuna göre, “Memurlar Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar…” . Memur olan taksi sürücüsü de madde metnine göre ne esnaftır ne de tacir öyleyse mesai sonrasında taksilerde sürücülük yapması da yasak değildir.
Bu sonuca göre, polisler, trafik polisler, tüm memurlar mesai sonrasında ticari araçlarda sürücülük yapabilir ve bunlar adına SGK’ya prim ödemek de gerekmez.
***Taksiciler için en uygun çözüm şirketleşmek
Sorunun esas çözümü ise tıpkı gelişmiş batı ülkeleri ve ABD’de de olduğu gibi taksi şirketleri kurmaktan geçiyor. Duyumlarıma göre de, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İSPARK benzeri İstanbul Taksi A.Ş. adıyla bir şirket de kurmak üzeredir. Taksici esnafına tavsiyem, birleşin ve TAKSİ LTD veya A.Ş. kurun. Plaka sahibi olduğunuz taksileri bu şirkete aylık 3500 lira alarak kiralayın, şirket de bulacağı sürücüleri SGK’lı yaparak, taksilerde çalıştırsın hem SGK sorunu çözülsün hem de durak vb sorunlarınıza çare gelsin.
Kaynak: AliTezel.com
Esasen plaka sahipleri kendi araçlarını kullandıkları ve vergi mükellefi oldukları için 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince eski adıyla Bağ-Kur’lu yeni adıyla da 4/B’lidirler. Taksi plakası sahipleri adına takside çalışanlar-şoförler ise yine aynı Kanun gereğince SSK’lı (4/A’lı) olmalıdırlar. Fakat, gerek vergisel anlamda gerekse de sosyal güvenlik primleri anlamında maliyetlere bakılarak sürücüler genelde sigortasız (SSK’sız) çalıştırılmaktadırlar.
Esasen bir işveren (plaka sahibi) yanında taksi kullanan şoförlerinin mutlaka sigortasının yapılması gerekir.
Sosyal Güvenlikte deneme süresi olmaz
Deneme süresi İş Kanunu’na tabi işyerlerinde işe alınan işçilere ihbar ve kıdem tazminatı ödemeden işten çıkarmak için düzenlenmiştir. Sosyal Güvenlik Kanunları için deneme süresi yoktur. Yanınızda işe aldığınız işçiyi daha işe başlamadan bir gün önce sigortalı yapmak zorundasınız. Sigortasız işçi çalıştırmak yasaktır ve denemesi de olmaz. Öte yandan ilerde ayrıntısını göreceksiniz, yanında 3 veya daha az işçi çalıştıran esnaflar için İş Kanunu uygulanmayacağından, sürücüler için asla deneme süresi yoktur.
Plaka sahibinin yapması gerekenler
Taksi plakası sahibi yanında çalışan sürücüyü sigortalı hale getirmek için
1-SGK’da işyeri bildirgesi ile işyeri numarası almalı
Plaka sahibi en geç sürücü çalıştırmaya başladığı tarihte SGK’ya işyeri bildirgesi doldurup vermelidir. İşyeri bildirgesinin örneğini, www.sgk.gov.tr web sayfasının sol tarafında bulunan formlar ve dilekçeler bölümünden, SSK (devredilen) bölümünde bulabilirler. Bu bildirgenin ilgili yerleri el ile doldurulduktan sonra plaka sahibinin ikamet adresinin bağlı olduğu Sosyal Güvenlik Merkezine (SGM) vermelidir.
Not: İşyeri bildirgesinde işe başlama tarihini verdiğiniz gün veya sonrasını yazınız aksi halde 760,50 lira ceza yersiniz.
—İşyeri bildirgesi ekinde verilecek belgeler
Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 29 uncu maddesine göre;
“Madde 29 – (1) İşveren, işyeri bildirgesi ekinde Kuruma vermesi gereken;
a) Daimi mahiyetteki işyerlerinde, işyerinin adresini gösterir yerleşim belgesini,
b) Gerçek kişi işverenler yönünden kendilerinin, tüzel kişi işverenler yönünden ise tüzel kişiliği temsile yetkili kişilerin imza sirkülerini,
bir ay içinde Kuruma, elden vermekle veya posta yoluyla göndermekle yükümlüdür. İmza sirküleri Kuruma verilmesi gereken kişilerin, Üniteye bizzat müracaat ederek kimliklerinin tespitiyle birlikte imza beyanlarının alınmasını sağlamaları halinde, (b) bendinde istenilen imza sirküleri artık istenilmez.”
2-E-Bildirge giriş şifresi almalı
İşyeri giriş bildirgesi ile işyeri numarası alınca kendisine SGM’ce, e-bildirge başvuru formu verilecek ve form doldurulunca internet üzerinden işçi-sürücü işe giriş bildirgesi doldurulması için şifre alınacaktır. Verilen şifre ile ilk defa işyeri bildirgesi alınan işçiler-sürücüler için bir ay içinde, bir aydan sonra işe alınan sürücüler için ise bir gün önce işe giriş bildirgesi internetten verilmelidir.
Örneğin: 2 Kasım 2010 günü işe başlamayı içeren işyeri bildirgesi 2 kasım 2010 günü SGK’ya verilirse, 2 Kasım ile 1 Aralık 2010 arasında işe giren sürücüleri 1 Aralık 2010 gününe kadar internetten işe giriş bildirgesi verilebilir. Ancak, 1 Aralık gününden sonra işe alınacak sürücüler için işe giriş bildirgesi, işe başlamadan bir gün önce verilmelidir. Süreler geçtikten sonra verilirse her bir sürücü için 760,50 lira ceza yersiniz.
3-Her ayın 23’ünde e-bildirge verilmelidir
SGK’dan işyeri numarası, e-bildirge şifresi alan ve sürücüleri için de işe giriş bildirgesi veren plaka sahibi (işveren oldu artık adı) çalıştırdığı sürücüye veya sürücülere verdiği ücretleri ile sürücülerin kaç gün çalıştığına ilişkin olarak her ayın 23’üne kadar bir önceki ayın bilgilerini e-bildirge sistemi üzerinden internetten SGK’ya bildirmek zorundadır. Mesela, kasım ayında bir sürücü varsa ve bu sürücü 30 gün çalışıp, 1000 lira brüt (net değil) ücret almışsa bu bilgiyi en geç 23 Aralık 2010 gününe kadar internetten SGK’ya şifresini kullanıp bildirmelidir. Bu bildirimi zamanında yapmazsa her bir sürücüsü için 152 lira ceza ödemek zorunda kalır.
4-Sürücüler ile hizmet (iş) sözleşmesi yapmalı
İşveren (plaka sahibi), yanında çalıştıracağı sürücüler ile hizmet sözleşmesi yapması yerinde olur. Esasen yanında 3 veya daha az işçi çalıştıran esnafların yanında çalışan işçiler için İş Kanunu uygulanmaz. Borçlar Kanunu uygulanır. Bu sebeple de sürücü ile işveren arasında hizmet akdi (sözleşmesi) yapılmalıdır. Bazı sürücüler ayda 30 gün bazılar ile ayda 30 günden az hatta bazıları günde 8 saatten az da çalışıyor olabilirler. Çalışanların çalışma durumlarına göre hizmet sözleşmesi yapılmalıdır.
5-30 günden eksik de bildirilebilir
İşveren (plaka sahibi) yanında çalıştırdığı sürücü ayda kaç gün çalışıyorsa o kadar gün sayısını SGK’ya e-bildirge etmek zorundadır. Yani her sürücü için 30 günlük bildirim zorunluluğu yoktur. Ancak, 30 günden eksik bildirim yapılacaksa bu durum hem e-bildirgede eksik gün beyanlarının doğru girilmesini gerektirir hem de eksik gün çalışma sebebini içeren SGK ek-8 formunun verilmesi gerekir. Bu formu da www.sgk.gov.tr web sayfasının sol tarafında bulunan formlar ve dilekçeler bölümünden SSK (devredilen) bulabilirler.
6-Maliye’ye muhtasar beyanname verilmelidir
Yanında sigortalı-işçi-sürücü çalıştıran işverenler-plaka sahipleri yanındaki işçiye verdiği ücretlerden gelir vergisi kesip, kestiği bu gelir vergisini de Maliye’ye yani vergi dairesine muhtasar beyanname ile bildirip, sonrasında da ödemelidir. Bu arada sürücülerin evli-bekar ve çocuklu olup olmadıklarına göre (eski adıyla vergi iadesi) gelir vergisinde asgari geçim indirimi yapma hakkına da sahiptir ve indirdiği gelir vergisini de sürücüsüne ücret bordrosu ile her ay ödemek zorundadır.
2010 YILI ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ TUTARLARI | |||
Medeni Durum | Aylık (TL) | Medeni Durum | Aylık (TL) |
Bekar | 54,68 | ||
Evli eşi çalışmayan ve çocuksuz | 65,61 | Evli eşi çalışan ve çocuksuz | 54,68 |
Evli eşi çalışmayan ve 1 çocuklu | 73,81 | Evli eşi çalışan ve 1 çocuklu | 62,88 |
Evli eşi çalışmayan ve 2 çocuklu | 82,01 | Evli eşi çalışan ve 2 çocuklu | 71,08 |
Evli eşi çalışmayan ve 3 çocuklu | 87,48 | Evli eşi çalışan ve 3 çocuklu | 76,55 |
Evli eşi çalışmayan ve 4 çocuklu | 92,95 | Evli eşi çalışan ve 4 çocuklu | 82,01 |
7- Sürücü şahsi dosyası
SGK’ya sigortalı yaptırdığı sürücüsü için bir de şahsi dosya hazırlaması yerinde olacaktır. Bu dosya içinde hizmet sözleşmesini, sigortalı işe giriş bildirgesini koymak zorundadır. Dört veya daha fazla sürücüsü varsa bu kere bir de ağır ve tehlikeli işlerde çalışabilir sağlık raporunu da eklemesi gerekir. Ayrıca, işveren isterse, sürücünün getireceği sabıkasızlık belgesi, nüfus cüzdan örneği, ikametgah ilmuhaberi de konulabilir.
8-Her ay ücret bordrosu hazırlamalıdır
5510 sayılı Kanun gereğince ücret verdiği-çalıştırdığı sürücüler-işçiler için her ay ücret tediye bordrosu hazırlamalıdır. Bu bordroda (5510-102 gereğince) işyerinin sicil numarası, bordronun ilişkin olduğu ay, sigortalının adı, soyadı, sigortalının sosyal güvenlik sicil numarası, ücret ödenen gün sayısı, sigortalının ücreti, ödenen ücret tutarı ve ücretin alındığına dair sigortalının imzasının bulunması zorunludur. Belirtilen unsurlardan herhangi birini ihtiva etmeyen (imza şartı yönünden makbuz mukabilinde veya banka kanalıyla yapılan ödemeler hariç) ücret tediye bordroları geçerli sayılmaz ve her bir geçersiz ücret tediye bordrosu için aylık asgari ücretin yarısı (381 lira) tutarında SGK tarafından ceza uygulanır.
***Plaka sahipleri deftere tabi olabilirler
Normal şartlarda taksici esnafı yani plaka sahipleri, basit usulde gelir vergisine tabidir. Buna eski adıyla götürü gelir vergisi mükellefi diyebiliriz. Ancak, yanında sürücü çalıştıran plaka sahipleri ise çalıştırdığı işçiye ücret, maliyeye vergi, SGK’ya prim ödeyecektir. Bu durumda da 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 48 inci maddesinde yazan rakamlar aşılabilecektir. Aşılması halinde plaka sahipleri basit usulden gerçek usule geçirilecek ve deftere tabi olacaklardır. Deftere tabi olduklarında da belgelerini esnaf odaları değil kendileri veya anlaşacakları bir mali müşavirle düzenleyeceklerdir.
Taksi sahipleri ve Taksi şoförlerine İş ve Sigorta Rehberi 2
İstanbul’da trafik polisleri ile birlikte SGK’nın denetim elemanları piyasaya çıktı ve taksilerde çalışanların sigortası konusunda denetim yapıyorlar. Ancak, plaka kiralayanların durumu karmaşık olduğu gibi daha büyük sorunlara da yol açıyor. Sigortalı olma hakkını elde eden sürücüler ise artık işsiz kaldıklarında işsizlik sigortasından da yararlanmaya başlayacaklar…
***Plaka kiralayanlar ne olacak?
İşin en zor yanı da burası. Zira, taksi plakası şoför esnafına kendisi kullansın ve ekmeğini çıkarsın diye tahsis edilmiştir. Ancak, piyasada-uygulamada gördüğümüz üzere plaka sahipleri araçlarını plaka kiralama şirketlerine veriyorlar ve ayda 3000-3500 lira alıyorlar. Taksi kiralama şirketleri de plakalı taksiyi aylık 3500-4000 liraya isteyenlere kiralamaktadırlar. Aralarındaki kira sözleşmesini ise vergi-stopaj ortaya çıkmasın diye de Maliye’ye bildirmemektedirler. Bildirilmediği için de kiralama resmiyet kazanmamaktadır. Esasen kiralama Maliyeye ve SGK’ya bildirilse kiralayan vergi-stopaj ödeyecek ve kendisi de vergi mükellefi olarak Bağ-Kur’lu sayılacaktır. Bu arada aylık kira bedeli yüksek olduğu için de kiralayan basit usulde değil deftere tabi gelir vergisi mükellefi olacaktır. Bu durumda sorun yoktur.
Fakat, kiralama sözleşmesi resmiyet kazanmamışsa, taksiyi kiralayan vergi mükellefi olmadığı için SGK tarafından yolda çevrilip denetime alındığında, plaka sahibi işveren sayılacak ve esasen kiralayan olduğu halde SSK’lı sayılıp, kayda alınacaktır. Plaka sahibine de 2500 lira idari para cezası SGK tarafından uygulanacaktır.
***Sürücülere kıdem-ihbar tazminatı ödenecek mi?
Kıdem ve ihbar tazminatı İş Kanunlarında (4857-854-5953 sayılı Kanunlarda) geçmektedir. Genel İş Kanunu olan 4857 sayılı İş Kanunu’nun 4 üncü maddesine göre; “ı) 507 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Kanununun 2 nci maddesinin tarifine uygun üç kişinin çalıştığı işyerlerinde.” İş Kanunu uygulanmaz. Bu sebeple bir taksi plakası sahibinin yanında 2 veya daha az şoför-sürücü varsa bunların işten çıkma, işten çıkarılma, emekli olma hallerinde ihbar ve kıdem tazminatı ödenmesi gerekmez. Ancak, plaka veya plakalar sahibinin yanında 3 veya daha fazla sürücü varsa işten çıkma, işten çıkarılma veya emekli olma durumunda ihbar ve kıdem tazminatı ödenmesi gerekir.
***Kıdem-ihbar tazminatı ve plaka kiralama ile ilgili örnek Yargıtay Kararı
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 30.06.2008 T., Esas: 2008/22755, Karar: 2008/18206:
“Davacı; davalıya ait araçta 18.8.1997- 25.10.2006 tarihleri arası çalıştığını; iş sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak fesih edildiğini belirterek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, genel tatil ve izin ücreti alacağı talebinde bulunmuştur.
Davalı; davacının işçi olarak değil kiracı sıfatı ile çalıştığını, kira ilişkisinin 2006 yılı 10. ayında sona erdiğini, taraflar arasındaki ilişkin kira ilişkisi olduğunu savunmuştur.
Mahkemece; taraflar arasında iş sözleşmesi değil kira sözleşmesi bulunduğu, kira ilişkisinden doğan ihtilaflara bakmaya Sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
Uyuşmazlık taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tespiti ve davalının esnaf niteliğinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır…
5362 Sayılı Yasanın 3. maddesinde belirtilen esnaf ve sanatkar faaliyeti kapsamında kalan işyerinde 4857 Sayılı Yasanın 4/ı bendi uyarınca, üç kişinin çalışması halinde bu işyeri iş kanunun kapsamının dışında kalmaktadır. Maddede, üç işçi yerine “üç kişi”den söz edilmiştir. Bu ifade, işyerinde bedeni gücünü ortaya koyan meslek ve sanat erbabını da kapsamaktadır. İşinde bedeni günü ile çalışmakta olan esnaf dahil olmak üzere toplam çalışan sayısının üçü aşması durumunda işyeri İş Kanununa tabi olacaktır.
Dosya içeriğine göre, davacı iş sözleşmesi ile çalıştığını iddia etmektedir.
Davalı ise davacı ile aralarında kira sözleşmesi bulunduğunu savunmuş kira sözleşmesi ve banka kayıtlarını delil olarak dosyaya sunmuştur. Uyuşmazlığın çözümü için taraflar arasındaki hukuksal ilişkinin duraksamaya yer bırakmayacak şekilde ortaya konması gerekir. Taraflar iddia ve savunmalarını ispatlamak için delil listesi sunmuşlar bu arada tanık deliline de müracaat etmişlerdir. Durum böyle olunca tarafların gösterdikleri tanıklar dinlenmeli dosya içindeki diğer deliller ile birlikte bir değerlendirmeye tabi tutularak davacı ile davalı arasındaki hukuki ilişkinin somut olarak tespitine çalışılmalıdır. Sonuçta taraflar arasındaki ilişkinin kira sözleşmesinden kaynaklandığı sonucuna varılırsa şimdiki gibi görevsizlik kararı verilmelidir. Aksi halde yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere davalının esnaf olup olmadığı tartışılmalı esnaf olmadığı sonucuna varılırsa aradaki ilişkinin iş sözleşmesinden kaynaklandığı kabul edilerek dava konusu istekler hakkında bir karar verilmelidir. Buna göre eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. ”
***Sürücüler İşsizlik Sigortası’na kavuştular
Taksi plakası sahibinin yanında SSK’lı işçi olarak çalışan şoförler, uygulama sonrasında sadece SSK’lı olmadılar ayrıca, işsizlik sigortası kapsamına da girdiler. Artık işsiz kaldıklarında İŞKUR’dan işsizlik ödeneği de alabilecekler. 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’nun 50 inci maddesine göre;
“Günlük işsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının yüzde kırkıdır. Bu şekilde hesaplanan işsizlik ödeneği miktarı, 4857 sayılı İş Kanununun 39 uncu maddesine göre onaltı yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde seksenini geçemez.
Hizmet akdinin sona ermesinden önceki son 120 gün prim ödeyerek sürekli çalışmış olanlardan, son üç yıl içinde;
a) 600 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 180 gün,
b) 900 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 240 gün,
c) 1080 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 300 gün,
Süre ile işsizlik ödeneği verilir…”
***SSK’dan emeklilik hakkı da elde ettiler
Bir çok taksi sürücüsü işverenleri tarafından SSK’lı yapılmadıkları için kendileri yasadışı bir şekilde faaliyet gösteren sahte şirketlerden kendileri para vererek, SSK’lı yapılmayı tercih etmektedirler. Sahte şirketler ise sürücülerden ayda 200 lira para alıp, bunları SSK’ya bildirmekte ama primleri SGK’ya ödememektedirler. Sonrasında da denetimlerde sahterkarlık ortaya çıkınca da şoförler hem paralarından hem de SSK sigortalarından mahrum olup zarara uğramaktaydılar. Bazı şoförler ise isteğe bağlı Bağ-Kur’lu olmaktaydı ama bu durumda SSK’dan emekli olma hakkını kaybetmişlerdir. Yeni durumda taksi sürücüleri artık SSK’lı olmuş olduklarından, SSK’dan emekli olma hakkını elde etmişlerdir.
Bilindiği üzere, emekli olanların da çalışma hakkı vardır. Bu çalışma işçi gibi olabileceği gibi vergi mükellefi-şirket ortağı olarak da olabilir. Emeklilerin çalışma durumlarına göre SGK’ya her ay SGDP (Sosyal Güvenlik Destek Primi) ödeme zorunluluğu vardır… Bu arada maaşları yetmeyen polisler ve memurlardan da taksilerde çalışanlar vardır. Bunların memur olarak çalışma yasağı ise yoktur ve bunlar için sigorta da gerekmez…
Taksiciler için ise gelişmiş ülkelerde olduğu gibi şirketleşmektir.
Ali bey, 2009’da emekli oldum emekli maaşım yetersiz olduğu için ticari takside çalışmaktayım ticari taksilerde sigortasız şoför çalıştırılmayacak deniliyor peki biz emeklilerin durumu ne olur takside çalışamayacak mıyız? Çalışırsak ne yapmamız gerekecek? Kenan Ergün
Emekli olanlarda taksilerde sürücü olarak çalışabilirler veya emekli olan birisi de taksi plakası sahibi olabilir. Bu durumda bunlara çalışma yasağı da yoktur. Ancak, plaka sahibi emekliler ile plaka sahibi olmadan takside çalışan emeklilerin durumu farklılık arzetmektedir.
Emekli olanlarda taksilerde sürücü olarak çalışabilirler veya emekli olan birisi de taksi plakası sahibi olabilir. Bu durumda bunlara çalışma yasağı da yoktur. Ancak, plaka sahibi emekliler ile plaka sahibi olmadan takside çalışan emeklilerin durumu farklılık arzetmektedir.
***Plaka sahibi emekliler
Nereden (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı veya özel banka-borsa sandıklarından) emekli olursa olsun bir kişi minibüs, taksi veya özel halk otobüsü sahibi olarak plaka sahibi olabilir. Bu kişiler vergi mükellefi oldukları için aldıkları emekli aylığından yüzde 15 kesinti ile bu işlerine devam edebilirler. Yani emekli aylıklarını yüzde 15 (2010 yılında yüzde 14 sonraki yıllarda yüzde 15) eksik alarak bu işlerine devam edebilirler.
***Taksilerde çalışan emekliler
Emekli olup da plaka sahibi olmadan ticari araçlarda çalışan emekliler de var. Bunların da sosyal güvenlik mevzuatı açısında durumları farklıdır. Nereden,(SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı veya özel banka-borsa sandıklarından) emekli olursa olsun bir kişi taksi, minibüs veya halk otobüsünde sürücü-şoför olarak işe girmişse, aldığı emekli aylığınıza hiç dokunulmaz. Yani emekli aylığında hiç kesinti yapılmaz ama çalıştığı yerden aldığı ücret üzerinden yüzde 31 ile 36,5 arasında SGDP kesintisi yapılır. Bu kesintinin yüzde 7,5 kadarı emekli işçinin aldığı ücretten kesilir, yüzde 23,5 ile 29 arasındaki tutar ise emekliyi çalıştıran plaka sahibi tarafından SGK’Ya ödenir.
Örneğin, SSK’dan (veya Bağ-Kur’dan, Emekli Sandıklarından) emekli olup da ayda 1000 lira aylık alan emekli sürücü bir ticari araçta sürücü olarak ayda 1500 lira (brüt ücret) ile işe başlarsa, 1000 liralık emekli aylığını aynen almaya devam eder. Sürücü olarak aldığı 1500 lira üzerinden yüzde 7,5 SGDP kesintisi ile yüzde 15’lik gelir vergisi ve binde 6’lık damga vergisi kesilir. Kalan ücret net olarak işveren tarafından kendisine her ay ödenir.
***Taksilerde memur çalıştırın SGK’ya prim ödemeyin
Danıştay’ın TAM GÜN Kanunu’ndan sonra aldığı muayene açma hakkının devamı kararı baz alınırsa, kamu kurumlarında memur olarak çalışanlar da ticari araçlarda mesai sonrasında çalışma hakkına sahiptirler. Yani, trafik polisi olarak çalışan, tapuda memur olarak çalışan birisi mesai sonrasında, ticari bir araçta, (taksi, minibüs, halk otobüsü) sürücü olarak çalışırsa, bu kişinin Sosyal Güvenliği eski adıyla Emekli Sandığı yeni adıyla 4/C’li olduğu için SSK’ya prim ödenmesini gerektirmez.
Zira, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 53 üncü maddesine göre; “Sigortalının, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (c) bendi kapsamında çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılır.” denilmiştir.
Bu durumda, plaka sahipleri, memur olarak 4/C’li olarak SGK’ya kamu kurumu tarafından prim ödenen bir sürücüyü işe alır ve çalıştırırlarsa SGK’ya sigortalı bildirmelerine gerek yoktur. SGK’ya bunlar için prim ödenmesi de gerekmez.
- Taksi de çalışan memura disiplin cezası verilebilir mi?
TAM GÜN Kanunu sonrasında Sağlık Bakanlığı’nın memur olarak çalışan doktorlara yönelik basın açıklaması ile muayenehanelerini kapatmalarını istemelerinden sonra Danıştay basın açıklamasına yürürlüğün durdurulması kararı verdi. Bu kararı ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 28 inci maddesini lafzen yorumlamak gerekirse;
Kanuna göre, “Memurlar Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar…” . Memur olan taksi sürücüsü de madde metnine göre ne esnaftır ne de tacir öyleyse mesai sonrasında taksilerde sürücülük yapması da yasak değildir.
Bu sonuca göre, polisler, trafik polisler, tüm memurlar mesai sonrasında ticari araçlarda sürücülük yapabilir ve bunlar adına SGK’ya prim ödemek de gerekmez.
***Taksiciler için en uygun çözüm şirketleşmek
Sorunun esas çözümü ise tıpkı gelişmiş batı ülkeleri ve ABD’de de olduğu gibi taksi şirketleri kurmaktan geçiyor. Duyumlarıma göre de, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İSPARK benzeri İstanbul Taksi A.Ş. adıyla bir şirket de kurmak üzeredir. Taksici esnafına tavsiyem, birleşin ve TAKSİ LTD veya A.Ş. kurun. Plaka sahibi olduğunuz taksileri bu şirkete aylık 3500 lira alarak kiralayın, şirket de bulacağı sürücüleri SGK’lı yaparak, taksilerde çalıştırsın hem SGK sorunu çözülsün hem de durak vb sorunlarınıza çare gelsin.
Kaynak: AliTezel.com
0 comments:
Yorum Gönder